Rıza Turhan-SAYGIDEĞER MEHMET ŞEHİRLİ

SAYGIDEĞER MEHMET ŞEHİRLİ

Saygıdeğer Mehmet Şehirli, Size bu ikinci iletimde yazdıklarımdan da anlayacaksınız ki siyaset bir yana kanıma dokunuyor gidişat. Yukarıdakiler ve aşağıdakiler mutlulukları, mutsuzlukları ortak paylaşmazken nasıl oluyor da yukarıdaki yukarıda, aşağıdaki aşağıda kuzu kuzu yaşamlarını sürdürmekte. Bunu anlayabilene aşk olsun. Aşk olsun ekmek derdindekilerin, saltanat sürdürenlere kıyakçılığına. Ve aşk olsun yalanıyla, yılanıyla dolaşıp, çevresini yağa-bala bulayıp, ötekilere (özellikle kendine taraf olmayanlara) zırnık koklatmayan ama hala yukarıda olmayı başaranlara. Soruluyor; (çok tanınmış iş adamlarının çocukları bile hala baba harçlıklarına talim ederken) siz henüz yola yeni çıkan oğlunuza “gemicik” nasıl aldınız? Bende soruyorum 30 yıl devlete çalıştım. Oğlumun kızımın dolmuş parasını zor denkler kahrolurdum. Siz nasıl başardınız? Özellikle de “bir simidi ikiye pay eden” bir geçmişten gelmişken. Soruyu sorana “gel sana özel anlatırım” denilirse size ulaşamayan “vatandaşa” kim yanıt verecek. Soruluyor; Sevr oyununun baş şantajı “soykırım” iddiasını restle reddetme merciindeki biri “demokrasi benim içindir” mantığındaki birilerine hoş görünmek için hem de en yüksek yerden hoşgörü sergileyebilir mi? “Teğet” geçen kriz kapı zilimi çalıp durmakta üstüne üstlük doğalgaz zammı, eğitim giderleri, sağlık hizmetlerindeki yeni yükler belimi bükmekte. Aşk olsun efendiler; fors atın, rant sağlayın, nüfuz büyütün, gezin tozun, uyutun. Size değil ama galiba bize yakışan bu. Rıza TURHAN- Malatya